Kanser tedavisi gören hastalar, hastalık sürecinin her aşamasında yorgunluk, ağrı, bulantı ve duygusal sıkıntı gibi çok çeşitli semptomlarla mücadele ederler. Bu şikayetler, hem kanserin kendisinden hem de tedavi süreçlerinde kullanılan agresif yöntemlerden kaynaklanır ve hastaların yaşam kalitesini ciddi anlamda düşürür. Semptomların yoğunluğu tedaviye uyumu zorlaştırmakta, hastane başvurularını artırmakta ve tedavi sonuçlarını olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle, bu sorunlara daha etkili çözümler üretmek adına University Hospitals Seidman Kanser Merkezi, hasta bildirimli semptomların gerçek zamanlı olarak dijital ortamda izlenmesini hedefleyen yenilikçi bir çalışmaya başlamıştır. Bu önemli proje, Hastaya Odaklı Sonuçlar Araştırma Enstitüsü (PCORI) tarafından sağlanan kapsamlı destek ile hayata geçirilmektedir.
Söz konusu proje, elektronik sağlık kayıt sistemi EPIC’in içine gömülü şekilde çalışan hasta odaklı elektronik sağlık izleme araçlarının kullanılmasını sağlamaktadır. Elektronik hasta bildirimi (ePRO) teknolojisi sayesinde, kanser tedavisi gören hastaların şikayetleri sistematik olarak kayıt altına alınmakta ve takip edilmektedir. Böylece semptomların şiddetinde veya seyrinde meydana gelen değişiklikler anlık olarak klinik ekipler tarafından izlenebilmekte ve hızlı, kişiye özel müdahaleler yapılabilmektedir. EPIC entegrasyonu, bu verilerin anında erişilmesini sağlaması bakımından, klinisyenlerin iş akışını aksatmadan daha etkili ve güncel hasta yönetimine olanak tanımaktadır.
Bu devrimci projenin başında, University Hospitals’un Kalite ve Klinik Dönüşüm Şefi ve Yönetim Liderliği Koltuğu sahiplerinden Dr. Peter Pronovost, MD, PhD yer almaktadır. Dr. Melinda Hsu, MD ise UH Seidman Kanser Merkezi’nden deneyimli bir tıbbi onkoloji uzmanı olarak projeye yön vermektedir. İki uzman, bu dönüşümsel çalışmayla karmaşık sağlık sistemleri içinde hasta odaklı kanıta dayalı bakım modellerini yerleştirme kararlılığını göstermektedir. Hedefleri, teknolojik yeniliklerle desteklenmiş kanser semptom yönetiminde çığır açmak ve klinik uygulamalara bilimsel titizlik kattırmaktır.
Proje, on farklı klinik merkezde uygulanmakta ve özellikle kuzeydoğu Ohio bölgesindeki 10.000’den fazla kanser hastasını kapsamaktadır. Bu büyük ölçek, projeyi geniş çaplı bir klinik etki yaratma hedefiyle birlikte sürdürülebilir ve yaygınlaştırılabilir dijital model geliştirme açısından önemli bir deney alanına dönüşmektedir. Böylece ilerleyen süreçte, bu uygulamanın ABD genelinde ve hatta uluslararası düzeyde benimsenmesi için sağlam bir alt yapı inşa edilmektedir.
Projenin kavramsal temelini, PCORI tarafından daha önce desteklenen karşılaştırmalı klinik etkinlik araştırmaları oluşturuyor. Bu araştırmalar, ePRO anketleri tamamlayan hastaların semptom kontrolünün daha iyi, fiziksel fonksiyonlarının iyileşmiş ve yaşam kalitelerinin yükselmiş olduğunu ortaya koydu. Bu bulgular, onkoloji pratiğinde geleneksel yaklaşımların aksine, semptom yönetimini reaktif olmaktan çıkarıp proaktif, veriye dayalı bir model geliştirilmesine olanak sağlama potansiyeline sahip olduğunu gösteriyor.
Sistematik olarak tasarlanan elektronik semptom takip araçları, çok sayıda semptom alanında ayrıntılı hasta verilerini kolay ve kullanıcı dostu şekilde toplamaktadır. Bu sayede klinik ekipler, erken dönemlerde ortaya çıkan semptom örüntülerini tespit ederek tedavi planlarını hassas biçimde yeniden düzenleyebilmekte ve destekleyici bakım hizmetlerini ihtiyaçlara göre anında uyarlayabilmektedir. Ayrıca, gerçek zamanlı veriler, hasta, hasta yakınları ve multidisipliner destek ekipleri arasında şeffaf ve etkili iletişimi destekleyerek karar mekanizmalarını güçlendirmektedir.
Buna ek olarak, bu girişim PCORI’nin Sağlık Sistemleri Uygulama İnisiyatifi (HSII) hedeflerine doğrudan hizmet etmektedir. HSII, bilimsel kanıtlardan klinik uygulamaya ulaşan sürede ortalama 17 yıl olarak ölçülen gecikmeyi azaltmayı amaçlamaktadır. Proje, sağlık sistemleri paydaşlarını doğrudan tasarım, uygulama ve araçların iyileştirilme süreçlerine dahil ederek, gerçek dünyadaki çalışma koşullarına uyumlu ve sürdürülebilir çözümler geliştirilmesini sağlar. Böylece ortaya çıkarılan bilgi ve teknoloji, pratik kullanım için en uygun hale getirilmektedir.
Elektronik hasta bildirimi araçlarının EPIC gibi mevcut hastane bilgi sistemlerine entegrasyonu, ayrı bir teknik başarıdır. Sağlık bilişim uzmanlarının çabaları ile birlikte verilerin birbirine uyumluluğu, güvenliği ve klinisyenlerin iş akışına sorunsuz adaptasyonu sağlanmıştır. Bu entegrasyon, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının iş yükünü artırmadan, hasta kaynaklı verilerin maksimum faydaya dönüştürülmesine vesile olmaktadır. Aynı zamanda bu uygulama, diğer sağlık kurumlarının dijital sağlık yeniliklerini mevcut yapılar içine sorunsuz dahil etmesine örnek teşkil etmektedir.
Proje ekibi multidisipliner yapısı ile de dikkat çeker; onkologlar, kalite iyileştirme uzmanları, bilişim profesyonelleri ve hasta temsilcileri birlikte çalışmaktadır. Bu iş birliği, geliştirilen teknolojinin ve klinik süreçlerin hem hasta merkezli olmasını hem de farklı klinik ortamların gerekliliklerine uyarlanabilir olmasını garanti altına almaktadır. Böylece tedavi kalitesi ve hasta deneyimi eş zamanlı artırılabilmektedir.
Beklenen sonuçlar sadece semptomların daha iyi yönetilmesiyle sınırlı kalmamaktadır. Artan hasta katılımı ve semptom kontrolü, tedaviye uyumu güçlendirmekte, gereksiz acil servis ve hastane yatışlarını azaltmakta, sonrasında da hastaların yaşam sürelerinin artırılmasına katkı sağlamaktadır. Bu çok boyutlu kazanımlar, kanser bakımındaki hastanın doğrudan katıldığı süreçlerin esas alınması gerektiğini bir kez daha ortaya koyar.
Projenin ilerleyen aşamalarında sürekli değerlendirme ve geliştirme faaliyetleri büyük önem taşıyacaktır. Elde edilen verilerin analiziyle en iyi uygulamalar belirlenecek, semptom bildirme veya tedavi yanıtlarında ortaya çıkabilecek eşitsizlikler tespit edilecek, belirlenen eşik değerlerine göre klinik uyarılar veren algoritmalar güncellenecektir. Bu döngüsel yaklaşım, veriye dayalı öğrenen bir sağlık sisteminin temel taşlarından biridir.
Onkoloji ve kronik hastalık yönetiminde dijital hasta bildirimleriyle desteklenen bu gelişmiş model, moleküler ve genetik bazlı hassas tıbbın yanında “destekleyici bakımda hassasiyet” kavramını da gündeme taşımaktadır. University Hospitals Seidman Kanser Merkezi, ePRO’ları klinik akışa entegre ederek hasta deneyimini temel bir başarı kriteri olarak benimseyen yeni nesil sağlık paradigmasının öncüsü konumundadır.
Son olarak, PCORI tarafından projenin fonlanması, semptom yönetiminin klinik açıdan öneminin yanı sıra dijital sağlık teknolojilerine stratejik bir yatırım olarak da değerlendirilmektedir. Proje ile geliştirilen metotlar ve oluşan bilgi birikiminin, ulusal çapta diğer sağlık sistemlerine yayılması ve milyonlarca kanser hastasının tedavi sürecinde doğrudan fayda sağlaması hedeflenmektedir.
Araştırma Konusu: Electronic patient-reported outcomes monitoring to improve symptom management in cancer patients
Makale Başlığı: University Hospitals Seidman Cancer Center Advances Cancer Symptom Management Through Integrated Electronic Patient-Reported Outcome Tools
Web References:
– PCORI study on electronic patient-reported outcomes: https://www.pcori.org/research-results/2023/using-electronic-patient-reported-outcomes-epros-monitor-symptoms-during-cancer-treatment
– PCORI Health Systems Implementation Initiative: https://www.pcori.org/implementation-evidence/putting-evidence-work/health-systems-implementation-initiative
Anahtar Kelimeler: kanser tedavisinde semptom takibi, dijital sağlık teknolojileri, elektronik hasta bildirimi, EPIC elektronik sağlık kayıt sistemi, hasta odaklı bakım modelleri, semptom yönetiminde yenilik, PCORI fonu, kanser hastalarında yaşam kalitesi, gerçek zamanlı semptom izleme, destekleyici bakımda hassas tıp, sağlık bilişimi entegrasyonu, multidisipliner onkoloji yaklaşımları