Son yıllarda gerçekleştirilen araştırmalar, büyük felaket olaylarının kamu sağlığı üzerindeki etkilerini derinlemesine incelemekte ve bu konudaki bulgular, Puerto Rico’da Kolorektal Kanser (KK) teşhislerinde önemli bir düşüş yaşandığını ortaya koymaktadır. Özellikle İrma ve Maria kasırgaları ile COVID-19 pandemisi sırasında gerçekleşen bu düşüş, sağlık hizmetlerine erişimin aciliyeti ve kanser teşhisi ile tedavisindeki uzun vadeli sonuçlar açısından dikkate değerdir. Puerto Rico Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından yürütülen bu çalışma, 2012 ile 2021 yılları arasında Puerto Rico Merkez Kanser Kaydı’ndan elde edilen verileri inceleyerek, bu zorlu dönemlerde hasta deneyimlerini gözler önüne sermektedir.
Puerto Rico’nun sağlık hizmetleri sistemi, doğal felaketler öncesinde zaten birçok zorlukla karşı karşıya bulunmaktaydı. Altyapı hasarları, sağlık tesislerinin aşırı yüklenmesi ve tıbbi personel eksiklikleri, bu tür felaketlerin tipik sonuçlarından bazıları olarak öne çıkmakta. Bu durum, hasta erişimini etkileyerek hayati teşhis hizmetlerine ulaşımı zorlaştırmaktadır. Doktorlar ve hastaneler, kasırgalar veya pandemiler sırasında yaşanan kaosla başa çıkmaya çalışırken, zamanında kanser tarama işlemlerini yerine getirme kabiliyetleri büyük ölçüde sınırlanmaktadır.
Araştırmacılar, Puerto Rico’daki kanser verilerinin önemli bir kaynağı olan kanser kaydını titizlikle analiz etti. Ülke genelinde 2012-2021 döneminde 18,537 kişinin ilk KK teşhisi aldığı tespit edilmiştir. Bu veriler, Eylül 2017’de adayı vuran İrma ve Maria kasırgalarından birkaç ay öncesinde, beklenen KK teşhisi sayısının 161.4 iken sadece 82’ye düşmesi gibi çarpıcı bulguları da içermektedir. Bu sonuç, sağlık hizmetlerinin aksamalarının kamu sağlığı üzerindeki acil etkisini net bir şekilde gözler önüne sermektedir.
COVID-19 pandemisinin getirdiği aciliyet, kasırgaların yarattığı önceki zorlukları daha da derinleştirmiştir. 2020 yılı boyunca süren karantina döneminde, KK teşhislerinde önemli bir azalma yaşanmıştır. Özellikle Nisan ayında, beklenen 162.5 vakanın yalnızca 50 olarak kaydedilmesi, sağlık hizmetlerine erişimdeki engellerin ne denli derinleştiğini göstermektedir. Bu düşüş, COVID-19’a bağlı olarak sağlık hizmetlerine başvurmaktan çekinen bireylerin sayısındaki artış ile açıklanabilir.
Araştırma, felaketlerin hemen etkilerinin yanı sıra zamanla oluşan olumsuz eğilimleri de aydınlatmıştır. Çalışmanın sonunda, erken evre KK teşhisi alan hastaların sayısının beklenen seviyelerin altında kalması ve 50-75 yaş arasındaki önerilen tarama grubunda yaşanan düşüş dikkat çekmektedir. Buna karşın, ilerlemiş evre teşhisi olan vakalarda artış gözlemlenmiştir. Bu durum, sıkça önlenebilen ve tedavi edilebilen bir hastalığın seyrinde endişeleri derinleştirmektedir.
Çalışmanın baş yazarı Tonatiuh Suárez-Ramos, sağlık hizmetlerine erişimin kısıtlılığının kanser tespiti ve hasta sonuçları üzerindeki etkilerine dair endişelerini dile getirmiştir. Bu konular, zaten önemli altyapı sorunlarıyla mücadele eden Puerto Rico için ayrıca hayati bir öneme sahip. Araştırma, acil durumlar sırasında sağlık sistemlerinin daha dayanıklı ve uyumlu hale gelmesini sağlamak için gereklilikleri vurgulamaktadır.
Araştırmanın elde ettiği bulgular, sağlık sistemlerinin hızlı bir şekilde güçlendirilmesi ve sağlık hizmetlerinin kesintiye uğramadığı bir ortamın oluşturulması için politik değişiklikler önermektedir. Bu, sağlık hizmetlerinin sürekliliğini sağlayan kriz yönetim protokollerinin geliştirilmesini ve hastaların zamanında tıbbi müdahalelere başvurabilmelerinin teşvik edilmesini içermektedir. Üst düzey yazar Dr. Karen J. Ortiz-Ortiz, çalışmalarının sunduğu bulgular üzerinden sağlık sistemlerinin güçlü ve etkili bir şekilde inşa edilmesinin gerekliliğine dikkat çekmektedir.
Araştırmanın sonuçları, sadece Puerto Rico değil, dünya genelinde doğal felaketler veya pandemiler sırasında benzer zorluklarla karşılaşabilecek tüm bölgeler için geçerlidir. Dayanıklı ve esnek bir sağlık altyapısının varlığı, gelecekteki olası krizler karşısında elzem hale gelmiştir. COVID-19 pandemisinden çıkarılacak derslerle, sağlık sistemlerinin gelecekteki zorluklara daha iyi hazırlanabilmesi için proaktif politikaların geliştirilmesi üzerinde durulması önem taşımaktadır.
Özetle, bu araştırma, felaketlerin sadece sağlık hizmetlerine anlık erişimi engellemekle kalmayıp, aynı zamanda kanser tedavisi ve hasta sonuçları üzerinde uzun vadeli olumsuz etkiler yaratabileceği konusunda önemli kanıtlar sunmaktadır. Araştırmacıların bulgularıyla başlattığı tartışmalar, gelecekte dayanıklı sağlık sistemleri kurulması için gerekli zeminleri oluşturmakta, hayati taramaların ve tedavilerin erişilebilirliğini sağlamak amacıyla önemli bir adım atmaktadır.
Araştırma Konusu:
Kolorektal Kanser Tanısının, İrma ve Maria Kasırgaları ile COVID-19 Pandemisi Sırasındaki Etkileri
Makale Başlığı:
Hurricanes and COVID-19 Pandemic’s Impact on Colorectal Cancer Incidence in Puerto Rico: An Interrupted Time-Series Analysis
Haberin Yayın Tarihi:
14 Nisan 2025
Web References:
American Cancer Society
Doi Referans:
Yok
Resim Credits:
Yok
Anahtar Kelimeler:
Kolorektal kanser, COVID-19, Kasırgalar, Kanser taraması, Sağlık hizmeti sunumu, Kamu sağlığı, Kanser araştırmaları, Afet yönetimi.